12. İstanbul Bienali, hem biçimsel olarak yenilikçi hem de siyasal açıdan sözünü esirgemeyen yapıtlara odaklanarak sanat ile siyaset arasındaki ilişkiyi inceleyecek. Bienalin ana ilham kaynağını sanatsal üretimi bu tür bir anlayışın en güçlü örneklerinden olan Kübalı-Amerikalı sanatçı Felix Gonzalez-Torres'in (1957-1996) yapıtları oluşturuyor. Bienalin başlığı "İsimsiz (12. İstanbul Bienali), 2011". Bu başlık Gonzalez-Torres'in yapıtlarının çoğunu isimlendiriş şekline bilinçli bir gönderme yapıyor: "İsimsiz" ve ardından parantez içinde gelen bir açıklama.
12. İstanbul Bienali'nde beş karma sergi ve yaklaşık 45 kişisel sunum yer alacak. Her karma sergi, belirli bir tema başlığı altında çok sayıda sanatçının yapıtını bir araya getirecek. Gonzalez-Torres'in yapıtlarına gönderme yapan bu temalar "İsimsiz" (Pasaport), "İsimsiz" (Ross), "İsimsiz" (Ateşli Silahla Ölüm), İsimsiz (Soyutlama) ve İsimsiz (Tarih). Kendi bağımsız mekânlarına sahip karma sergilerin her biri kendi içinde yoğun bir ilişkiler ağı taşıyacak. Bu sergiler bir araya geldiklerinde bienalin tamamı açısından birer tematik dayanak işlevi görecek. Her kişisel sunum, karma sergilerin konularıyla ilişkili olacak ancak karma sergilerin ortaya koyduğu konuları inceleyerek tartışmayı kararlı bir şekilde daha ileri noktalara taşıyacak.
12. İstanbul Bienali'nin düzenleyicileri, sanatsal ve küratöryel ifadenin ana biçimi olarak serginin değerini yitirdiğini savunan ve (özellikle bienaller bağlamında) yan etkinlikleri ve programları tercih eden görüşe cevap olarak dikkatlerin yeniden serginin kendisinin önemine çevrilmesi gerektiğini savunuyor. Bienal, yapıtların sunumuna ve birbiriyle ilişkisine öncelik tanıyacak şekilde, özenle inşa edilmiş tek bir mekânda dikkatle yerleştirilecek. Mimarisine özel bir ilgi ve dikkat gösterilen sergi mekânının tasarımından Ryue Nishizawa (Office Of Ryue Nishizawa, Tokyo), sorumlu olacak, bienalin grafik tasarımı ise San Francisco merkezli Stripe tasarım ofisinden Jon Sueda ile birlikte gerçekleştirilecek.
Bienalin kapsamını genişletmek amacıyla bienal tarihleri dışında bir dizi etkinlik planlandı. Bunlardan birincisi, Nisan 2011'de 30. İstanbul Film Festivali kapsamında gerçekleştirilen ve alanında ilk olma niteliği taşıyan bir ortak çalışma: İsimsiz (Film). İsimsiz (12. İstanbul Bienali), 2011'in sinema alanındaki bir ön izlemesi olan İsimsiz (Film) kapsamında, bienalin sorguladığı konularla estetik veya siyasi açıdan ilişkisi olan 10 filmin gösterimi yapıldı. Bu projenin ilham kaynağı, geleneksel olarak görsel sanatlara yoğunlaşan bienalin yapısını diğer sanat alanlarını (özellikle de İKSV tarafından temsil edilen alanları) kapsayacak daha geniş bir kültürel ifade alanı oluşturacak şekilde genişletme arzusu.
Bienal süresince iddialı bir eğitim programı düzenlenecek. Bu program çerçevesinde bienale katılan sanatçılardan birçoğu konuşmalar yapmak ve Türkiye'den genç sanatçılarla özel atölye çalışmaları gerçekleştirmek üzere İstanbul'a davet edilecek.
Bienalin yayın programı içinde üç kitap yer alacak. Kasım 2010'da yapılan ve İstanbul Bienali'nin tarihine göz atan İstanbul'u Hatırlamak isimli konferans, aynı ismi taşıyan bir kitaba dönüştürülerek bienalin ilk yayınını oluşturacak. İkinci yayın, sanatçılarla yapılan röportajların renkli fotoğraflarla birlikte yer aldığı bir rehber kitap. Üçüncü yayın ise sergi konuları üzerine odaklanan altı yeni metin ve bienalin kurulum görsellerini içeren bir katalog.